18 Kasım 2011 Cuma

sıkıntı

Sıkıntı bir uzun yol otobüsü
gitmek kendi başına bir iş ama
varış hala boş iş

sıkıntı istanbulda bir seyir terası
ihtişamı görüntünün büyüsünde saklı
aynı koynundaki kadın
hafif meşrep çokda kuşkucu

sıkıntı 5 dk
ilginin mezarında okunan dualar hep 5 dk
otobüs durağında sonraki otobüs
koynundaki yeni kadın
şehiri izlediğin yeni nokta
sıkıntının ömrü 5 dk
ne az ne fazla.

17 Kasım 2011 Perşembe

voltran

Parçalanmak için voltran olmaya gerek yokmuş.80'lerde çocuk olmanın 2000 'lerde öğrettiği yegane öğretidir bu.belki 90'ların geçişinde yokuş aşşağı kazanılan hız insanların gözünü kör etmiştir güzel ülkemde.evet 90'lar hızlı geçmiştir gerçekten.son apartman çocukları 90'larda son karton kalelerini kurmuşlarıdr apartmanlarının arka bahçelerine ve bu kalelerin kapılarına sokak köpeklerini dikmişlerdir muhafız olarak.kiminin adı charlie kiminin karagül kimininde adı paşadır.Gerçekten o karton krallıklarda kral,kraliçe,silahşör ve köylü olmuşlardır ama 2000 lere gelindiğinde tahtlarını devredecek bir varis bulamamışlardır sokaklarda.mahalle çocuğu ölmüştür 2000'lerde. Ne demiştik hayat hızlıdır 80'lerin çocukları için.her yeni güne yeni yeni gündemlerle uyanmışlardır.misal günün mevzusu mahalle maçı ise ertesi günün mevzusu misal kadıköyden kartala bisikletle gitmek olmuştur ve ırak baba bush tarafından bombalanırken onlar sadece karşı takıma kaç gol atacaklarını düşünmüşlerdir.en büyük kaygıları apartmanda araba sahibi bir godomanın onlara arabasına top geldi diye kızmasıdır. her ikiside ölüm kalım savaşıdır zaten ve utanç vardır sonunda biri safça mahsum diğeri gaddarca geri dönülemez. Bir de memlekete her şey girebilir o zamanlarda.bu bir ilk olmuştur.Bugünden farksız olarak yeni açılan televizyonlar henüz reklam gerçeğini tamamiyle nüfus edememiş halka reklamları davul zurna eşliğinde vermektedir.Paranı şuraya yatır vatandaş,sonra, sonrası ne al sana şu kadar faiz.'ooooo süper bu para benimmi artık'.demekki sarhoş olmak için alkol tek seçeneği degildir nasıl parçalanmak için voltran olmaya gerek yoksa.Zavallı zamanın insanları ne yapsın çocuklar bile şaşkındır ne de olsa o dönemde.Bakkalda çubuk kıraker,balık kıraker, tipitip ve napoliten varken bir anda ürünlerde çeşitlilik girmiştir onlarında hayatlarına.çeşit çeşit çikolata, cips ve şekerleme.Malesef 90' larda herkes pembe rüyalar yaşamadı. Parçalanmak için gerçekten voltran olmak şart değilmiş.

1 Kasım 2011 Salı

FIN


BEN GECTIM ORADAN
BUTUN MAHLUKLAR BIRBIR SECDE ETTI

SEYTANI  DIZLERININ USTUNDE  CEKICI
MELEKLERI VADETTIKLERI ILE KöR
INSANLARI  BUTUN BU YASANALARA KARSI BUDALA BULDUM.

RUYANDA GORDUGUN SEVAPLAR
AKLINDA CURUTTUGUN HAYALLER
HEPSI KOR KOR, TARIMAR.

CENEVRE-01/11/2011

















10 Eylül 2011 Cumartesi

buda benden oktaya. 8.9.11

hayatta verilen en büyük kavga
zamanla arkadaş 
otursan rüzgar esse,yaprak kımıldasa 
sen rüzgarın peşinden koşarsın
araba geçse hızla 
sen içindeki olmak istersin
istemezsin durasın sakin,dingin 
istemezsin beklemek
istemezsin zaman aksın tek başına 
yoldaş olmak, beraber koşmak istersin 
istesende istemesende zaman senden hayatı çalıcak 
seni kül baki kalanı şanslı kılacak.

15 Ağustos 2011 Pazartesi

13 Ağustos 2011 Cumartesi

12 Ağustos 2011 Cuma

önce gidip bir dayak yiyeceksin
gururun kırılacak,utanıcaksın.

sonra gidip bir aşık olucaksın
vurulacaksın,bırakılacaksın,terk edileceksin.

insan dediğin nedir ki,
biraz duygu fazlasıyla kaba et.

fikrin yoksa lafın bitmez
yüzün yoksa paran bitmez
paran yoksa derdin bitmez

eh işte insan dediğin nedir ki,
biraz duygu fazlasıyla kaba et.



6 Ağustos 2011 Cumartesi

doğum gününü unuttum

yanımda olsan üzülmezdim çünkü hiç bir zaman unutmadım senle ilgili olan hiç bir şeyi ama şu an üzülüyorum çünkü doğum gününü unuttum artık.bu yüzden ağlamak çok kolay bu akşam .seni aramak istesem önceden numaranı çevirmek zor değildi ama artık o da zor.telefonunuda unuttum.dahası abinin annenin babanın en yakın arkadaşının isimlerinide unuttum.sanmaki gurur nişanesi olarak göğsüme takmak istiyorum unuttuğum herşeyi.ben üzülmeyi tercih etmesemde seçiyorum unuttuklarım için.işte unutmak bu kadar kötü benim için ,unutmak bu kadar üzücü.keşke bununda unutulacak kadar hafifliği olsaydı yüreğimde.belki o da bir gün olur ama yinede parça parça gitmen canımı yakıyor.
bunlardan dolayı ağlamak kolay bu akşam çünkü parçaların kopuyor benden.